Morad, “ Üç günde 50 TIR insani yardım Gazze’ye girdi. Elbette bu yeterli değil. 18 gün süren bombardıman ve ablukanın ardından yerel pazarda neredeyse hiçbir şey kalmamıştı. Çok sayıda mağaza, eczane ve depo yıkıldı” söz konusu.
Beşar Morad’a göre insani yardım malzemelerinin ulaştırılmasının lojistiği karmaşık ve uzun sürüyor. Yardımlar önce Mısır ve Filistin Kızılayı’ndan kamyonlarla taşınırken, daha sonra UNRWA’nın (BM Yakın Doğu’daki Filistinli Mültecilere Yardım ve Bayındırlık Ajansı) Deir al Balah’taki deposuna naklediliyor ve burada dağıtıma devam ediliyor. uluslararası kuruluşlar ve temsilciler. Ayrıca tüm yardımlar İsrail yetkilileri tarafından dikkatle kontrol ediliyor.
Morad, hastanelerin acil oksijen tüpüne ihtiyacı olmasına rağmen bu nedenle oksijen tüpü taşıyan bir kamyonun geri gönderildiğini vurguluyor.
Gazze’nin ihtiyaçlarını önem sırasına göre gruplandırılabileceğini belirten Morad, şöyle konuştu:
Dördüncüsü içme suyu. Su pompaları kapatıldı. Yerel halkın kullandığı yerel su kaynakları artık oldukça kirli. İnsanların başka seçeneği yok ve kirli su içiyorlar.”
Hastanelerdeki duruma ilişkin Beşar Morad, hastaların hastane duvar kenarlarında, koridorlarda ve çadırlarda yatırıldığını, yeterli ameliyathane, anestezi, ekipman, doktor ve hemşirenin bulunmadığını, doktorların ve sağlık çalışanlarının ellerinden geleni yaptığını vurguladı. .
